admin

Gece Mum ışığı Gece Sihirdeki gam Saçlarımdan vurulmuşumdur Cilalı bir tabancadan çıkan gülle kuşanıyorsam... Öyleyse Vakit ölme vaktidir Ki Kan kaybediyorum Boşuna atmıyor ya deli damarım Ânı gelmiştir Son sözün. Cüneyt GÜNDOĞDU

Ben Bakışlarınıza vuruldum Siz Kadınlığınıza büründünüz Ben Tebessümünüzün iç açıcılığına ısındım Siz Şuh kahkahalar attınız Ben Konuşmanız ne zarif dedim Siz İç gıcıklamaya çalıştınız Ben Gözlerinizdeki dumana daldım Siz Ruj izli bir sigara yaktınız Ben Sözleriniz içimi ısıttı dedim Siz Gömleğinizden bir düğme...

Öyle narinsin ki Dokunsam kırılıverecek gibi saçların Suyla dokunmuş saçların... Dolambaçlı dudakların vardı yüzünde Kırmızısı Yaradan’dan hediye... Kadifeden göz pınarları Ama Sakın ağlama… Bilmem bilir misin Gözlerinin o orman sadeliğini benim kadar Sen Benim kadar Bakmış mısındır...

Sessizlik bozuyor gecenin hışırtısını Dalga boyu insanlar Gümrah gümrah... Ne istediğini bilmiyor mu bu deniz Bu kıyı Bu insan… Peki ya Yüreğin diğer yarısı Yazık değil mi ona? Yaralanmıştı zaten Vurulmuştu Gençliğinde Hırpalanmıştı Çocukluğunda. Şimdi anlıyor musun Masumiyetime ektiğin...

Ne çok alıştık Kardan dünya yapanlara Çöpten ekmek toplayanlara Katil olmaya Bir mezarı çiğnemeye.. Ne çok alıştık Uğursuzun başımızda durmasına Keşmekeşe Pespayeliğe Vurdumduymazlığa Ana avrat küfürlerin sade dille söylenmesine Arsızlığın günbegün döllenmesine... Ne çok alıştık Kâğıttan kahramanlara Yalandan...

Elif Lam Mim… Üç harftir tüm sözlerim Başlangıcım üç harf iledir Üç harf iledir Bitişim… Buğulu bir sudur Tarihin bu demleri O ilk bakış ki Kamaştırır gönülleri... Yazlara bahar Kışlara ılıklık ondandır Ondandır Yasak meyvesi cennetin Ondandır Cümle kuşların uçuşu Ağlamak...

Ay doğuyordu ve ben ağlıyordum Kıvrıla büküle yürüyen bir sokağın sonunda Lambasız bir köşe başında Kaderimin parmaklıklarını sayıyordum, yetmeyen parmaklarımla. Bilir misin seni sevmek nedir? Bilir misin her çalan...

Aşk matematik değildir Öyle üçle beşi toplar gibi toplayamazsın içindekileri Hesap yapmamalısın eşikte Şaşar çünkü, zorlama. Kafandakiler dağınıktır Sen âşıksındır zira. Aşk, hesapsızlıktır Gözün kör olması Kalbin kabarması Saatlerin uyumasıdır aşk. Hesapsızlıktır işte en...

Sus pussun Ter içindesin Gözlerin de bir hayli kötü bakıyor... Bir şeyler diyecek gibi bir hâlin var Gayrılık mı desem Ayrılık mı? Gözpınarlarında Sudan mühürler Suyu akmış Mührü kalmış... Bozuk düzende şatafat Göstermelik letafet Geçmişime ihanet… Ağzı...

Kavuşmak Bir yaz harmanında yola düşmek gibi Geride bıraktığın her bir parça hayali İnce ince kıymaktır bir dülger misali... Bir köy yolu Üç beş yumurta Çifte durmuş genç yürekler Pınar başında...